Kerim Kur'an'ın Türkçe Meali; Erhan Aktaş

(Haşr) 59:21.

59:21. Eğer Biz, bu Kur’an’ı dağa indirseydik, onu; huşu1 duyarak, Allah’a olan huşudan parça parça olmuş görürdün.2 Bu örnekleri insanlar için veriyoruz ki belki düşünüp gerçeği kavrarlar.

1- Allah’a karşı derin saygı, içten sevgi duymak, cani gönülden Allah’a yönelmek, alçak gönüllü, bilinçli ve duyarlı olmak. Derin saygı ve içten sevgi beslediği; üstün ve yüce görmenin sonucu olarak hayranlık duyduğu yüce varlıktan ayrı düşme, uzak kalma endişesini/korkusunu taşımak. 2- Kur’an’ın konusu ve muhatabı insandır. Dolayısı ile mesajı da insanadır. Bu mesajın ne denli önemli olduğu, mesaja ne denli itibar edilmesi gerektiği bir benzetme ve bir örnekleme ile anlatılmak istenmiştir. Gerçeği yalanlayan nankörlerin ne kadar katı karakterli olduklarını ifade etmektedir. Ayette yer alan ve çevirilerde “korkmak” olarak anlam verilen bu sözcüğün; korku, korkmak anlamına gelen ‘havf’ sözcüğü ile bir ilgisi yoktur. Dolayısı ile korkma anlamı doğru değildir.


Arapça
59|21|لَوْ أَنزَلْنَا هَـٰذَا ٱلْقُرْءَانَ عَلَىٰ جَبَلٍ لَّرَأَيْتَهُۥ خَـٰشِعًا مُّتَصَدِّعًا مِّنْ خَشْيَةِ ٱللَّهِ وَتِلْكَ ٱلْأَمْثَـٰلُ نَضْرِبُهَا لِلنَّاسِ لَعَلَّهُمْ يَتَفَكَّرُونَ+
Latin
21. Lev enzelnâ hâzel kur’âne alâ cebelin le reeytehu hâşian mutesaddian min haşyetillâh(haşyetillâhi), ve tilkel emsâlu nadribuhâ lin nâsi leallehum yetefekkerûn(yetefekkerûne).