Kerim Kur'an'ın Türkçe Meali; Erhan Aktaş

(Nisâ) 4:119.

4:119. Mutlaka onları saptırıp, asılsız kuruntulara daldıracağım; onlara buyuracağım, davarların kulaklarını yaracaklar;1 onlara buyuracağım, Allah’ın yarattığını bozacaklar2. Kim, Allah’ın yanı sıra şeytanı veli3 edinirse, apaçık bir zarara uğramış olur.

1- Cahiliye Arapları, çeşitli nedenlerle kimi hayvanlardan yararlanmayı kendilerine yasaklamışlardı. Maide Suresi, ayet 103’te bu hayvanlar şu şekilde açıklanmaktadır: Bahira, saibe, vasile ve ham. Bahira: Beşinci doğumunda erkek doğuran deve. Saibe: adak vs. nedenlerle salıverilen deve. Vasile: Yedinci doğumlarında çift doğan kuzular. Ham: On kez baba olan deve. 2- Fıtratını(yaradılışını) bozacaklar; yaradılış amacına aykırı kullanacaklar. 3- Koruyucu, yardımcı, gözeten, destekleyici, yandaş. Kur’an’da yer alan “Veli” ve velinin çoğulu olan “evliya” sözcüklerine dost, dostlar olarak anlam verilmesi doğru değildir. Bu sözcükler, etik anlamdaki dostluğu değil; siyasi bağlamda yönetmeyi, korumayı, gözetilmeyi ifade etmektedir. Kur’an, “dost” için “halil” sözcüğünü kullanmaktadır. (Örneğin: 2:254; 4:125; 17:73; 25:28.)


Arapça
4|119|وَلَأُضِلَّنَّهُمْ وَلَأُمَنِّيَنَّهُمْ وَلَـَٔامُرَنَّهُمْ فَلَيُبَتِّكُنَّ ءَاذَانَ ٱلْأَنْعَـٰمِ وَلَـَٔامُرَنَّهُمْ فَلَيُغَيِّرُنَّ خَلْقَ ٱللَّهِ وَمَن يَتَّخِذِ ٱلشَّيْطَـٰنَ وَلِيًّا مِّن دُونِ ٱللَّهِ فَقَدْ خَسِرَ خُسْرَانًا مُّبِينًا+
Latin
119. Ve le udillennehum ve le umenniyennehum ve le âmurannehum fe le yubettikunne âzânel en’âmi, ve le âmurannehum fe le yugayyirunne halkallâh(halkallâhi. Ve men yettehıziş şeytâne veliyyen min dûnillâhi fe kad hasira husrânen mubînâ(mubînen).