Kerim Kur'an'ın Türkçe Meali; Erhan Aktaş

(Tâ-Hâ) 20:121.

20:121. Bunun üzerine ikisi de ondan yediler.1 Hemen çirkinlikleri2 kendilerine görünüverdi. Cennet yaprağından örtmeye başladılar. Âdem, Rabb’ine asilik edip yanıldı.

1- Aşındırmak, zenginleşmek, küpünü doldurmak, azık, aş. 2- Ayette; “sev’atu-huma” sözcüğüne, “avret yerlerinin açığa çıkması” veya “ayıp yerlerinin gözükmesi” şeklinde anlam verilmesi İsrâîliyyâttan kaynaklanmaktadır. İnsanın yaradılış itibariyle “bizatihi” çirkin olan bir organı yoktur. Bu nedenle cinsel organlar için çirkin nitelemesi yapmak doğru değildir. Ayette geçen “sev’ete” sözcüğü “sue” sözcüğünden türemiştir. “Sue” sözcüğü; kötü ve çirkin olan iş, söz ve durum demektir. Dolayısıyla; “örtülmüş çirkinliklerin gösterilmesi, avret yerlerinin açığa çıkarılması değil, olsa olsa insanın fıtratında bulunan “hasenenin (iyiliğin)” karşıtı olan “kötülük” egosunun harekete geçmesi, açığa çıkması şeklinde anlaşılmalıdır. Dikkat edilirse, “ağaç yaprakları” değil, “cennet yaprakları” denmektedir. “Varak” sözcüğü, burada “yaprak” anlamında değil, “mal varlığı” anlamındadır.


Arapça
20|121|فَأَكَلَا مِنْهَا فَبَدَتْ لَهُمَا سَوْءَٰتُهُمَا وَطَفِقَا يَخْصِفَانِ عَلَيْهِمَا مِن وَرَقِ ٱلْجَنَّةِ وَعَصَىٰٓ ءَادَمُ رَبَّهُۥ فَغَوَىٰ+
Latin
121. Fe ekelâ minhâ fe bedet lehumâ sev’âtuhumâ ve tafıkâ yahsıfâni aleyhimâ min varakıl cenneti ve asâ âdemu rabbehu fe gavâ.