Kerim Kur'an'ın Türkçe Meali; Erhan Aktaş

(Kehf) 18:94.

18:94. “Ey Zu’l-Karneyn! Şüphesiz Ye’cûc ve Me’cûc1 yeryüzünde fesat çıkaranlardır. Onun için, onlarla bizim aramıza ücreti mukabilinde bir set yap, olmaz mı?” dediler.

1- “Ye’cûc ve Me’cûc, bir nitelemedir. Toplumsal kokuşmanın, topyekûn bir insanlığın tam bir hercümerç olması, ahlaki bozulmanın, sefaletin ve çöküntünün bütün bir toplumu kuşatmasının, bütün bir toplumun iş birliği halinde fesat çıkarmasının, kötülüğün her şeye nüfuz etmesinin genel adıdır. Bunu belli bir zamanla, mekânla, toplum veya güçle sınırlamak veya bu konuda gaybi bir beklentiye girmek anlamsızdır. Bu hayal görmekten başka bir şey değildir. Ye’cûc ve Me’cûc, her çağda ve her toplumda ortaya çıkabilecek bir durumdur.”


Arapça
18|94|قَالُوا۟ يَـٰذَا ٱلْقَرْنَيْنِ إِنَّ يَأْجُوجَ وَمَأْجُوجَ مُفْسِدُونَ فِى ٱلْأَرْضِ فَهَلْ نَجْعَلُ لَكَ خَرْجًا عَلَىٰٓ أَن تَجْعَلَ بَيْنَنَا وَبَيْنَهُمْ سَدًّا+
Latin
94. Kâlû yâ zel karneyni inne ye’cûce ve me’cûce mufsidûne fîl ardı fe hel nec’alu leke harcen alâ en tec’ale beynenâ ve beynehum seddâ(sedden).